QR Kodlar: Menülerden Ödeme Yöntemlerine Ulaşmanın Geçmişi Japon Arabalarına Dayanıyor!

Kafelerde menüyü incelemek, toplu taşımada bilet almak veya hızlıca bir web sayfasına ulaşmak... QR kodlar, dijital çağın en yaygın ve pratik temassız çözümlerinden bir tanesi haline geldi.

Artık bu teknoloji, yalnızca teknolojiye merak duyanların değil, her yaştan kullanıcı grubunun gündelik yaşamına entegre olmuş durumda. Fakat “yeni” gibi görünen bu sistem aslında oldukça köklü bir tarihçeye sahip.

JAPONYA’DA DOĞMUŞ BİR TEKNOLOJİ

QR kodlarının temelleri, 1994 yılında Japonya merkezli Denso Wave adlı bir firma tarafından atıldı. Bu şirket, Toyota'nın bir yan kuruluşu olup, parça takibi için barkodlardan daha etkili ve veri kapasitesi yüksek bir sistem arayışındaydı.

“Quick Response” (Hızlı Yanıt) olarak bilinen QR, bu hızlı okuma yeteneğinden ismini almıştır. İki boyutlu yapısı sayesinde geleneksel barkodlara göre hem dikey hem de yatay veri taşıyabilmekte ve böylelikle çok daha geniş bir bilgi kapasitesine sahiptir.

KÜRESEL YAYILMA SÜRECİ

Başlangıçta yalnızca Japon otomotiv sektöründe kullanılan QR kodlar, zamanla üretim izleme, perakendecilik ve lojistik gibi birçok alanda kendine yer buldu. 2000’li yılların başlarında akıllı telefonların yaygınlaşması ile birlikte QR kodları, günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Denso Wave, QR kodun patentine sahip olmasına rağmen, bu teknolojiyi halka açık bir şekilde paylaşmış ve ücretsiz şekilde kullanım imkanı sunmuştur. Böylece QR kodların dünya genelinde benimsenmesi büyük bir hız kazandı.

PANDEMİ DÖNEMİNDEKİ YENİ KULLANIM ALANLARI

QR kodların yaygınlaşması, 2020 yılında başlayan COVID-19 pandemisi ile birlikte önemli bir dönüm noktası yaşadı. Temassız işlemlere olan talep, restoran menülerinden hastane formlarına, sokak sanatından dijital biletlemeye kadar birçok alanda QR kod kullanımının artmasını sağladı. Güvenilir, hızlı ve erişilebilir oluşu, onu bir “temassız teknoloji” öne çıkan unsuru haline getirdi.