İzinli İşçiler İçin Şok Gelişme! Hem Maaş Hem Tazminat Kayıpları Kapıda!
Yıllık ücretli izin hakkı, anayasaya göre devredilemez ve vazgeçilemez. İzin süresinde başka bir işte çalışan işçiden işveren, izin ücretini talep edebilir. Peki, işten çıkarılabilir mi? İşçinin haklarıyla ilgili detayları keşfedin...

Yasal çerçeve kapsamında işçilerin yıllık ücretli izin hakları, vazgeçilemez ve işverene devredilemez bir hak olarak belirlenmiştir. Bunun anlamı, işçinin kendi isteğiyle bile izin hakkından feragat edemeyeceğidir.

İş Kanunu’na göre, yıllık ücretli iznini kullanan bir işçinin, izni sırasında ücretli bir işte çalıştığı tespit edilirse, bu durumda işverence kendisine ödediği ücreti geri alma hakkı bulunmaktadır. Yasa, ücretin geri alınıp alınmayacağı konusunu işverenin inisiyatifine bırakmaktadır. Yani, işveren, işçisinin yıllık izinde çalışmasına göz yumabilir ya da buna karşı bir yaptırım uygulayabilir. İşveren, ücreti geri talep ettiğinde, işçi bu dönem boyunca boşuna çalışmış sayılmaktadır.

YILLIK İZNİ SIRASINDA ÇALIŞAN İŞÇİ İŞTEN ÇIKARILABİLİR Mİ?
Yasa gereği, yıllık izninde çalışan bir işçinin işten çıkarılabileceğine dair bir düzenleme yer almamaktadır. Fakat bazı işverenler, çeşitli sebeplerle işten çıkarma yoluna başvurabilmektedir.
Özellikle, işçinin rakip bir firmada çalışması durumunda, çoğu işveren bu durumu işten çıkartma nedeni olarak görebiliyor. Yargıtay, bu durumu işçinin işverene karşı sadakat yükümlülüğüne aykırı bir davranış olarak değerlendirmektedir.
Bir işçi bu nedenle işten çıkarıldığında, ihbar ve kıdem tazminatı alıp alamayacağı ise merak konusudur. Yargıtay (9. Hukuk Dairesi, Esas No. 2009/46353, Karar No. 2011/91), yıllık izninde rakip bir firmada çalışan işçinin işten çıkarılmasını “geçerli fesih sebebi” olarak kabul etmektedir. Böyle bir durumda, geçerli bir neden ile fesih gerçekleştiğinde, işçi hem ihbar tazminatını hem de çalışma süresinin bir yıldan fazla olması halinde kıdem tazminatını alma hakkına sahiptir.

İŞÇİ NE KADAR BORÇLANIR?
İşveren, yıllık izin süresinde çalıştığını tespit ettiği işçiden, izin için ödenen ücreti geri talep ettiğinde, işçinin kaybı yalnızca net ücretle sınırlı kalmamaktadır.
İşçi, alacağı ücretin yanı sıra gelir vergisi, sosyal sigorta priminin işçi ve işveren payı ile işsizlik sigortası priminin işçi ve işveren payını da ödemek zorundadır. Bu durumda işveren, işçiden bu tutarları da geri talep etme hakkına sahiptir.

İZİN SÜRELERİ NASIL BELİRLENİR?
Yıllık izne hak kazanmak için en az bir yıl çalışmış olmak gerekmektedir. Yıllık izin süresi, çalışılan işyerindeki toplam hizmet süresine göre hesaplanmaktadır. Bir yıldan fazla, ancak beş yıldan az süren hizmeti olan işçilere 14 gün; beş yıldan fazla fakat 15 yıldan az süre çalışmış olanlara 20 gün; 15 yıl ve üzeri çalışanlara ise 26 gün yıllık ücretli izin hakkı tanınmaktadır. İzin süreleri, yasada belirtilen günlerin altında olamaz, ancak toplu iş sözleşmesi veya işveren ile işçi arasında yapılan sözleşmelerle artırılabilir.
İşçinin, daha önce aynı işveren altında ya da farklı işyerlerinde geçirdiği süreler, yıllık izin hakkının kazanılması ve izin sürelerinin hesabı açısından dikkate alınmalıdır.

İZİN ÜCRETİ NASIL ÖDENİR?
Yasa gereği, işveren, izin süresine ait ücreti işçiye, izne çıkmadan önce önceden ödemek veya avans vermekle yükümlüdür. Norm olarak, maaşını her ayın sonunda alan bir işçi, ayın 1'i ile 15'i arasında izne çıkacaksa, bu süreçteki ücreti peşin ya da avans olarak alma hakkına sahiptir. Basın İş Kanunu'na tabi çalışanlar, ücretlerini her ayın başında peşin aldıkları için, izin sürelerine karşılık gelen ücretlerini de önceden aldıklarından, onlara ayrıca bir ödeme yapılmamaktadır.